a. Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması)
b. Mecaz (Değiştirme)
c.Teşbih (Benzetme)
d.İstiare (Eğretileme)
e.Kinaye (Değinmece)
f.Teşhis (Kişileştirme)
g.İntak (Konuşturmaca)
h.Tariz (İğneleme)
a.Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması)
Bir sözcüğün benzetme amacı gütmeden bir başka sözcük yerine kullanılmasıdır.
Örn: Tabağını bitir. (Aslında yemeği kastediyor)
Sobayı yak. (Aslında içindeki odunları söylüyor)
Ahmet Hamdi Tanpınar, çok okudum. (Eserlerini söylüyor)
Cepten çok arama yapmışsın. (Cep telefonu)
b.Mecaz
Bir sözcüğün gerçek anlamından uzaklaşarak kazandığı yeni anlamdır.
Örn: Boş gözlerle bana baktı.
Sıcacık gülüşü vardı.
c. Teşbih (Benzetme)
Aralarında çeşitli yönlerden benzerlik bulunan iki şeyden zayıf olanın güçlü (kuvvetli) olanı benzetilmesi sanatıdır.
4 öğesi vardır.
Temel öğeler
1.Benzeyen: Güçsüz olandır.
2.Kendisine Benzetilen: Güçlü olandır.
Yardımcı öğeler
3.Benzetme edatı: Edattır.
4.Benzetme yönü: Hangi yönden benzetildiğini gösterir.
NOT:
1. 4 öğesi olan benzetmelere tam benzetme denir.
2.Benzeyen ve kendisine benzetilen mutlaka olmalıdır.
3.Benzetme edatı ya da benzetme yönü olmadan da benzetme yapılabilir.
4.Sadece Benzeyen ve kendisine benzetilenle yapılara teşbih-i Beliğ ( Güzel Benzetme) denir.
5.Benzetme edatı söylenmeden yapılırsa ‘pekiştirilmiş benzetme’ denir.
6.Benzetme yönü olmasa ‘kısaltılmış benzetme’ denir.
Örn: Çocuk arı gibi çalışkandı
Benzeyen kendisine b.edatı benzetme
Benzetilen yönü
Tilki kadar kurnaz adam geldi.
Kendisine B. Edatı benzetme
benzeyen
Taş gibi kalbi vardı.
Kendisine B. edatı Benzeyen
Benzetilen
Fikirsiz düşünce susuz çöldür.
Benzeyen Benzetme Kendisine
Yönü Benzetilen
Kömür gözlüm, gül yanaklım
Kendisine Benzeyen Kendisine benzeyen
Benzetilen Benzetilen
d.İstiare (Eğretileme)
Benzetme sanatının temel öğelerinden sadece birinin söylenmesiyle yapılan sanattır.(Benzeyen ya da kendisine benzetilen ile)
Örn: Aslanlar var güçleriyle çalışıyordu
Kendisine benzetilen (Burada benzeyen söylenmemiştir.)
Can hiç kafeste durur mu?
Benzeyen (burada kendisine benzetilen kuş söylenmemiştir.)
İstiareler kapalı ve açık istiare olmak üzere ikiye ayrılır.
Kapalı istiare
Yalnızca benzeyenle yapılan istiaredir.
Örn: Evin en küçük kızıda evden uçtu.
Benzeyen (kendisine benzetilen ‘kuş’ söylenmemiş.)
Açık İstiare
Yalnızca kendisine benzetilenle yapılan istiareledir.
Örn: Beşikte yatan meleğe kurban olurum.
Kendisine benzetilen
Benzeyen ‘bebek’ söylenmemiş.
e. Kinaye
Bir sözün hem gerçek hem de mecaz anlamı anlaşılacak şekilde söylenerek kullanılmasıdır. Asıl kastedilen mecaz anlamdır.
Örn: Şu karşıma göğüs veren
Taş bağırlı dağlar mısın?
Dağların eteklerinde gerçekten taş vardır. Bir diğer anlamı da katı, acımasız, merhametsiz olmaktır.
Ahmet Amcanın kapısı herkese açıktır.
Gerçek anlamda misafirperver olduğunu söylüyor ama mecaz anlamda tersini kastediyor.
Gül dikensiz olmaz.
Gerçekte her gülün dikeni vardır. Mecazlı anlamda ise her güzelin bir nazı vardır diyor.
f. Teşhis (kişileştirme)
İnsana özgü özelliklerin insan dışındaki varlıklara (bitki, hayvan, eşya vs.) verilmesine kişileştirme denir.
Örn: Masalar başbaşa vermiş saatlerdir düşünüyor. İnsana özgü düşünme masalara aktarılmıştır.
Çatma kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Güneş dağların arkasında bana bakmış gülümsüyor.
g.İntak (konuşturma)
insan dışındaki varlıkların insan gibi konuşturulmasına intak denir.
Örn: Sordum sarı çiçeğe
Annen baban var mıdır
Çiçek der hey derviş baba
Annem babam topraktır.
Çiçek konuşturulmuştur.
Dallar dedi bir gün tomurcuğuna
Tenimde bir yara işler gibisin.
Dallar konuşturulmuştur.
Bülbül güle dedi ki:
‘ Nedir bu naz bu işve, yetmezmi çektirdiğin eziyet’ dedi.
Bülbül konuşturulmuştur.
NOT: Her intak sanatında aynı zamanda kişileştirme vardır ama her kişileştirme sanatında intak olmayabilir.
h. Tariz (İğneleme)
Bir sözün gerçek anlamının tam tersini kastedecek şekilde kullanmadır. Birini iğnelemek, eleştirmek için yapılır.
Örn: O kadar çok çalıştı ki sınıfta kaldı.
Aslında hiç çalışmadı demek istiyor.
Yiyin efendiler yiyin bu han-ı yağma sizin
Doyunca,tıksırınca patlayncaya kadar yiyin.
Aslında eleştiriyor.
Büyüklerine o kadar saygılıdır ki otobüste büyüklerine yer bile vermez.
Eleştiri yapılmıştır.
Diğer söz sanatları
Mecaz Anlama Dayalı Sanatlar tıkla
Sözle İlgili Edebi Sanatlar tıkla
Anlamla İlgili Edebi Sanatlar tıkla